ANZAVUR AYAKLANMASI VE BİRİNCİ BİGA BASKINI

Anzavur ayaklanmasına değinen eserlerde Biga baskını hakkında verilen bilgiler genel hatları ile birbirine uymakta ise de ayrıntılar yönünden değişiklik göstermektedir. Olay kelimenin tam anlamıyla bir baskın şeklinde geçmiş Hamdi Bey ve arkadaşları gafil avlanmışlardır. Bazı eserlerde baskının 1920 yılı Mart ayında yapıldığı bildirilmekle birlikte olaya tanık olan Uluğu İğdemir'e göre baskın 16 Şubat 1920 Pazartesi günü olmuştur.

Baskının meydana geldiği gün Hamdi Bey ve arkadaşları, yaklaşmakta olan büyük tehlikeden tamamen habersiz Belediye dairesinde çalışıyorlardı. Her ne kadar Anzavur ile işbirliği ettiği bilinen Gavur İmam'ın Kuvayı Milliye aleyhinde bir takım hazırlıklarda bulunduğu haber alınmış ise de haber önemsenmemişti. Çünkü Hamdi Bey ve arkadaşları bu sırada kasabaya bir kilometre uzaklıkta Askerlik şubesi idaresinde olan depolarda silah altına çağırılmış, cepheye gönderilmek üzere eğitim görmekte bulunan askerlere güvenerek, kendilerini emniyette hissediyorlardı.

Baskın 16 şubat 1920 Pazartesi günü başladı. Anzavur'un adamlarından Gavur İmam ve Şah İsmail'in idaresinde 200 kişilik silahlı ve binden fazla bıçaklı, baltalı, sopalı köylülerin kasabaya doğru yürümeleri üzerine depoda bulunan askerler havaya ateş ettiler. Gelenlerde ateşe ateşle karşılık verdiler. Hamdi Bey silah seslerini duyunca yanına Kani Bey'i ve birkaç arkadaşını alarak depoya koştu. Askerlere mevzi alıp karşıdan gelenleri durdurmalarını emretti. Ama askerlerin çoğu Biga köylerinden idi. Karşıdan ateş ederek gelenler ise kendi köylüleri, babalan, kardeşleri, akrabaları idi. Bu yüzden iki tarafta birbirlerini öldürmek için ateş etmiyorlardı.

Hamdi Bey mücadeleyi kaybettiğini anladı ve Kani Bey'e hemen hapishaneye koşmasını, Jandarma Komutanı'nın yardımıyla Kara hasan ve arkadaşlarını yok etmesini söyleyerek kendisi de yanındakilerle Biga'dan uzaklaşmak üzere bulunduğu yerden ayrıldı.

Kani Bey, Jandarma Komutanlığı'na gelerek Jandarma Komutanı İsmail Hakkı Beye emri bildirdi. Jandarma Komutanı İsmail Hakkı Bey üç ay önce buraya atanmış genç bir subaydı. Çevreyi pek iyi tanımadığından bu emri uygun bulmayarak reddetti. Bunun üzerine Kani Bey yanına bir polis ve bir Jandarma çavuşu alıp hapishaneye gitti. Kara Hasan ve arkadaşlarını bir odaya doldurduktan sonra alt kata inip makineli tüfekle odayı taradı. Kara Hasan ve arkadaşları feci şekilde can verdiler. İçlerinden yalnız biri yaralı olarak kurtulabildi. Tam bu sırada nal sesleri duyulmuş, Anzavur kuvvetleri şehre girmişti. Bu kuvvetlerin içinde Kara hasan çetesinden olanlar, arkadaşlarını kurtarmak için hapishaneye koştular. Karşılaştıkları sahne onları çılgına çevirdi. İntikam almak için dışarı fırlayarak, Hükümetin alt katındaki Jandarma koğuşuna girdiler. Burada sıtmadan yatan üç Jandarma erini şehit ettiler. O sırada Jandarma Komutanı İsmail Hakkı Bey hükümet konağından ayrılmak üzere idi. Merdivenleri inerken onu da kurşunlayıp şehit ettiler.

Kani Bey ve arkadaşları isyancıların yaklaştığını görünce hapishaneden ayrılıp hükümet konağına gitmişler, orada kalamayacaklarını anlayınca, isyancıların hükümeti bastıkları sırada arka kapıdan kaçarak kasabadan uzaklaşmak üzere birbirlerinden ayrılmışlardır.

Kani Bey kasabadan uzaklaşma imkanı bulamayarak bir Rum evine sığındı. İsyancılar bunu haber alınca evi sardılar. Kani Bey kurtuluş umudu kalmadığını anlayınca yanındaki paraları evin Rum kızına verdi. Yanında bulunan gizli evrakı yaktı. Sonra tavan arasına çıkarak, mermisi bitinceye kadar ateş ettikten ve tek bombasını da savurduktan sonra, silahında kalan son kurşunu beynine sıkarak canına kıydı. İsyancılar tavan arasına çıkarak cesedi aşağı attılar ve sonra da sokaklarda sürükleyerek teşhir ettiler.

Bu baskın sırasında pek çok Kuvayı Milliyeci öldürülmüştür. Baskının ertesi günü 17 Şubat 1920'de, Ahmet Anzavur onbeş kadar adamıyla Biga'ya gelerek, Hükümet konağına yerleşmiştir.

HAMDİ BEY'İN ŞEHİT EDİLMESİ