BASKINDAN SONRA HAMDİ BEY'İN BİGA'DAKİ ÇALIŞMALARI
Akbaş baskınından sonra Biga'ya dönen Hamdi bey kendini tamamıyla kuzeybatı cephesine asker hazırlama işine verdi. Ele geçirilen silah ve cephane ile Balıkesir Müdafaa- i Hukuk Cemiyeti'ne bağlı büyük bir kuvvet getirmek istiyordu. Uluğ İğdemir'e göre Hamdi Bey Akbaş baskınından sonra Akhisar cephesine gönderilmek üzere Milli bir alay kurmayı düşünmüştür.
Zeynel Kozaoğlu'da Hamdi Bey'in Akbaş'tan kaçırılan silahlarla Balıkesir Merkez Heyeti adına beşbin kişilik bir kuvvet hazırlamak istediğini, kısa zamanda beşyüz kadar genç topladığını, bunların Biga'daki 190. alayın ikinci taburu emrine verildiğini, Kolordu tarafından bu tabura bazı subaylar atandığını yazmaktadır.
Hamdi Bey ve arkadaşları asker hazırlama işine Biga ve yöresinde üç sınıfın silah altına çağırılmasına karar vermekle başladılar. Toplanacak askerler Biga dışında askerlik şubesi emrinde bulunan depoda barındırılacak, burada kısa bir eğitim gördükten sonra silah ve cephaneleri verilerek cepheye gönderileceklerdi. İş asker toplamakla da bitmiyordu. Silah altına alınanların giydirilmesi, beslenmesi gibi sorunlar da vardı. Bu sorunların çözümlenmesi ise paraya bağlı idi. Bu nedenle halktan ve köylülerden para toplanmasına karar verildi. Para köylerin nüfusuna ve zenginliğine göre, yardım adı altında toplanacaktı. Aslında bir çeşit vergi olacaktı.
Para toplama işine ve bunun biçimine çok çabuk karar verilmesi gerekmiş, bu sebeple her köyden istenecek miktar bir inceleme ve araştırma yapılmadan belirlenmişti. Birçok köyden istenen yardım miktarı köylülerin ödeme gücünü aşacak derecede idi. Üstelik bir hafta gibi kısa bir süre içinde toplanıp gönderilmesi isteniyordu.
Hamdi Bey'in yaptığı işler onu sevmeyenler, Kara Hasan'ın tutuklanması sırasında ele geçmeyipte köylerde gizlenen çeteler, Padişah ve Hükümet yanlısı olanlar tarafından sömürü konusu yapıldı. Susurluk harekatından sonra bir köşeye sinmiş olan Anzavur Hamdi Bey'in aleyhine gelişen bu durumdan yararlanmayı çok iyi bildi. Köyleri dolaşarak Hamdi Bey aleyhinde propaganda faaliyetlerinde bulundu. Hamdi Bey'de aleyhinde yapılan propoganda faaliyetlerinin etkisini azaltmak Anzavur hakkında karşı propagandalarda bulunmak üzere Dimetoka'lı İsmail Hakkı, Haciköy'lü Kaymakam Tahir, Biga'lı Sefer Beyleri Gönen'e gönderdi. Bunlar bazı faaliyetlerde bulunmuşlarsa da başarılı olamadılar. Daha sonra üçü de Anzavur tarafından öldürülmüştür.
Bu arada yardım olarak istenen paraların verilmesi için konulan süre doluyordu. Bu parayı tedarik edemeyen veya istenen miktarı fazla bulan ya da bu parayı vermek istemeyen köylüler Anzavur etrafında toplanıyorlardı. Anzavur ayaklanmasına geçmeden önce şunu belirtmek gerekir ki, bu hareket tertibinde İngilizlerin de büyük payı olan bir iç ayaklanma idi. Dış basında çıkan haberlere göre, bu ayaklanmayı İngilizler Osmanlı hükümeti ile birlikte düzenlemişler ve sonuna kadar da desteklemişlerdir. Yahya Akyüz'ün "Türk Kurtuluş Savaşı ve Fransız Kamuoyu" adlı eserinde belirttiğine göre: Fransızca "Le Temps" ğazetesi İngiltere'nin Anzavur'a dört bin tüfek, otuz mitralyöz, çok sayıda cephane ve dört top gönderdiğini, Çanakkale dolaylarında Milliyetçilerin başarılarından kuşku duyduğu için bir yandan Bandırma'ya asker çıkartırken, öte yandan ikinci Anzavur ayaklanmasını ateşlediğini yazmaktadır.